Kredi kartları günümüzde en çok tercih edilen ödeme yöntemlerinden biridir. Bu yöntemin yaygınlaşmasıyla birlikte, kredi kartı dolandırıcılığı da önemli bir tehdit haline gelmiştir. Kredi kartı dolandırıcılığı, kart sahiplerinin bilgileri izinsiz şekilde ele geçirilerek yapılan yasa dışı işlemleri ifade eder. Zararlı yazılımlar, sahte internet siteleri ve benzeri yöntemler, kişisel bilgilerin çalınmasına ve dolandırıcılık olaylarına neden olabilir.
Bu yazımızda kredi kartı dolandırıcılığında çekilen paranın geri alınıp alınamadığını ve bu işlemin cezasını kapsamlı bir şekilde ele alacağız. Ayrıca kredi kartı dolandırıcılığında bankanın sorumluluklarını, mağdurların yapması gerekenleri ve şikayet edilmesi gereken merciileri inceleyeceğiz.
Yıllık Ödeme
₺630
Alışveriş Faizi
%3,50
Gecikme Faizi
%3,80
Kredi kartı dolandırıcılığı durumunda, çekilen paranın iade edilmesi mümkündür. Ancak bu iade, dolandırıcılığın türüne, olayın ispatlanabilirliğine ve bankanın benimsediği politikalara göre değişiklik gösterebilir. Türkiye’de tüketici haklarını korumakla yükümlü olan Tüketici Mahkemesi, bu tür durumlara ilişkin yasal düzenlemeleri yürütmektedir. Bu yasal çerçeve sayesinde, dolandırıcılığa uğrayan kişilerin zararlarını geri alabilmeleri mümkündür.
İade sürecinin başlayabilmesi için öncelikle mağdurun resmi olarak suç duyurusunda bulunması gerekir. Dolandırıcılık fiilinin öğrenilmesinden itibaren en geç altı ay içinde bu başvurunun yapılması önemlidir. Suç duyurusu, dolandırıcılıktan sorumlu kişilerin hukuki olarak yargılanmasını sağlar. Bununla birlikte, mağdurun yaşadığı dolandırıcılığı kanıtlaması ve buna istinaden dolandırıcıya karşı alacak davası açması da sürecin işleyişi açısından büyük önem taşır.
Öte yandan bireylerin paralarını geri alabilmeleri için bankaların da belirli sorumlulukları bulunmaktadır. Öncelikle bankalar, şüpheli işlemlerde hızlı tespit ve bu tespitin ardından işlemi durdurma hakkına sahiptir. Ayrıca müşterilerinin korunması açısından yapılan şüpheli işlemden sonra kart ile yapılabilecek işlemleri kısıtlayabilir.
Kart bilgilerinin çalındığını fark edebilmek için dikkat edilmesi gereken çeşitli işaretler vardır. Kredi kartı ekstresinde yer alan tanınmayan veya şüpheli işlemler, habersiz şekilde yapılmış kredi başvurularının reddedilmesi, bilinmeyen kurumlardan gelen uyarı veya bildirimler ile hesabınıza yönelik yetkisiz girişim teşebbüsleri, kart bilgilerinizin ele geçirilmiş olabileceğine işaret edebilir.
Bu işaretleri detaylı bir şekilde ele alacak olursak:
Kredi kartı ekstresinde veya hesap hareketlerinde fark edilen habersiz para çekimleri ve bilinmeyen harcamalar, kart bilgilerinizin izinsiz şekilde kullanıldığını gösterebilir. Bu nedenle bireylerin her ay düzenli olarak kredi kartı harcamalarını kontrol etmesi ve şüpheli bir işlem tespit ettiğinde vakit kaybetmeden bankalarıyla iletişime geçmesi büyük önem taşır.
Kredi notunun aniden düşmesi ya da yapılan başvuruların reddedilmesi, bireyin bilgileri kullanılarak sahte hesaplar açıldığını veya mevcut hesapların kötüye kullanıldığını gösterebilir. Bu gibi durumlarda, kredi kayıtlarının kontrol edilmesi ve bankayla iletişime geçilerek detaylı bilgi alınması gerekir.
Bankalar, müşterilerinin hesaplarında olağandışı veya şüpheli hareketler tespit ettiklerinde genellikle SMS ya da e-posta yoluyla uyarı gönderirler. Kullanıcının bilgisi dışında gerçekleşmiş bir işlem hakkında böyle bir bildirim alınması, kart bilgilerinin çalındığının ve kullanılmakta olduğunun habercisi olabilir. Bu nedenle bu tür bildirimler dikkatle incelenmeli ve gerektiğinde hemen harekete geçilmelidir.
Bazı bankalar, hesaba yapılan yetkisiz girişleri algılayarak kullanıcılarını bilgilendirir. Mobil bankacılık uygulamaları üzerinden son girişlerin ve oturum geçmişinin izlenmesi bu açıdan faydalıdır. Eğer hesaba, kullanıcı dışında başka bir giriş tespit edilirse bu durum da kart bilgilerinin ele geçirildiğine işaret edebilir.
Kredi kartı borcunun olağandışı şekilde ve kısa sürede yükselmesi de bir diğer uyarı işaretidir. Harcamalar düzenli olarak takip edilmeli ve bilinmeyen işlemler fark edildiğinde hemen ilgili banka ile iletişime geçilmelidir.
Kart bilgilerinin güvenliğini sağlamak için güçlü ve benzersiz şifreler kullanılmalı, bu şifreler düzenli aralıklarla güncellenmelidir. İki faktörlü kimlik doğrulama sistemi etkinleştirilmeli ve hesap hareketleri düzenli olarak kontrol edilmelidir. Bu tür önlemler, olası güvenlik ihlallerinin önüne geçmek açısından oldukça etkilidir.
Türk Ceza Kanunu’nun 245. maddesi kapsamında kredi kartı dolandırıcılığı, işleniş biçimine göre farklı cezai yaptırımlarla değerlendirilir.
Başkalarının Kartını İzinsiz Kullanmak: Bir başkasına ait kredi kartını, kart sahibinin rızası olmadan ele geçirip kullanan kişiler, 3 yıldan 6 yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
İnternet Üzerinden Yapılan Dolandırıcılık: İnternet aracılığıyla kredi kartı dolandırıcılığı yapan failler hakkında ise 1 yıldan 5 yıla kadar hapis ve yine beşbin güne kadar adli para cezası uygulanır.
Sahte Hesap ve Kart Üretimi: Başkalarına ait banka hesaplarını kendi hesapları gibi gösteren, sahte banka ya da kredi kartı üreten, satan veya devreden kişiler hakkında 3 yıldan 7 yıla kadar hapis ve onbin güne kadar adli para cezası öngörülür.
Sahte Kart Kullanarak Menfaat Sağlamak: Sahte olarak üretilmiş ya da üzerinde sahtecilik yapılmış bir kredi kartını kullanarak kendisine veya başkasına çıkar sağlayan kişiler, eğer bu eylem daha ağır cezayı gerektiren bir suça dönüşmemişse, 4 yıldan 8 yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Kredi kartı dolandırıcılığına karşı müşterilerin korunması, bankaların yükümlülüğünde olan önemli bir konudur. Bankalar, müşteri güvenliğini sağlamak, şüpheli işlemleri izlemek ve dolandırıcılığı önleyici sistemler kurmakla sorumludur. Bu sorumluluklar şu başlıklar altında toplanabilir:
Bu durumları ele almak gerekirse;
Müşteri Güvenliğini Sağlama Sorumluluğu: Bankalar, kredi kartı sahiplerinin hesaplarını korumakla yükümlüdür. Sisteme giriş yapıldığında, olağandışı işlemleri tespit edebilmeli ve şüpheli görülen hareketleri anında durdurmalıdır. Bu, müşterinin hesabının kötü niyetli kişiler tarafından kullanılmasını önlemek açısından kritiktir.;
Şüpheli İşlemleri İzleme Sorumluluğu: Bankalar, müşterinin hesabına farklı bir cihazdan erişildiğinde ya da normalden farklı bir işlem yapıldığında ek güvenlik adımları uygulamalıdır. Bu tür girişimler şüpheli kabul edilerek müşteriye SMS ya da e-posta yoluyla bilgi verilmelidir.
Dolandırıcılığı Önleyici Mekanizmalar Kurma Sorumluluğu: Bankalar, bilgi güvenliğini sağlayacak teknolojik altyapıyı oluşturmak ve dolandırıcılığı önlemekle yükümlüdür. Güvenli giriş sistemleri, veri şifreleme, sahtekârlık tespiti gibi önlemler sayesinde, müşteri bilgilerinin üçüncü kişilerin eline geçmesi engellenmelidir.
Kartlı Ödeme Sistemlerinde Müşterinin Korunması Sorumluluğu: Fiziksel kartın sunulamadığı internet alışverişleri gibi mesafeli işlemlerde kart numarası, son kullanım tarihi ve güvenlik kodu gibi bilgiler kullanılır. Bu bilgiler üçüncü kişiler tarafından ele geçirildiğinde müşteriler ciddi risk altına girer. 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’na göre, gerekli güvenlik önlemleri alınmamışsa bu tür işlemlerden doğan zararlardan müşteri değil banka sorumludur.
Bankanın Zarar Tazmini Sorumluluğu: Eğer banka, gerekli güvenlik önlemlerini almadıysa ve bu nedenle müşteri zarara uğradıysa, doğan maddi kayıpların tazmini bankaya aittir. Müşterinin kişisel bilgilerinin üçüncü kişilerin eline geçmesi doğrudan bankanın ihmali sonucu gerçekleşmişse, sorumluluk açıkça bankanındır.
Kredi kartı dolandırıcılığına maruz kalan bireylerin, hem maddi kaybın giderilmesi hem de yasal sürecin başlatılması açısından bir dizi adımı zaman kaybetmeden uygulamaları gerekir. Aşağıda bu adımlar detaylı şekilde açıklanmıştır:
Banka ile İletişime Geçilmesi: Dolandırıcılığın fark edilmesinin ardından yapılması gereken ilk işlem, kredi kartının bağlı olduğu banka ile iletişime geçmektir. Bu iletişim, müşteri hizmetleri üzerinden ya da doğrudan banka şubesine gidilerek gerçekleştirilebilir. Bankaya durumu detaylı biçimde aktarmak, sürecin resmî olarak başlaması açısından önemlidir.
Harcama Yapılan İş Yeri ile İletişime Geçilmesi: Dolandırıcılığın gerçekleştiği işlemin hangi iş yerinde yapıldığını tespit edebiliyorsanız, ilgili iş yeriyle doğrudan iletişime geçin. İşlemin detaylarını açıklayın ve varsa referans numarası veya takip kodunu talep edin. Bu bilgi, sürecin takibi açısından önemlidir.
Kredi Kartının İptal Ettirilmesi: Şüpheli işlem tespit edildikten sonra, kartınızın güvenliği açısından derhâl iptal edilmesi gerekir. Banka ile iletişime geçerek iptal talebinde bulunun. Gerekirse yeni bir kart talep edebilirsiniz. Bu adım, olası diğer dolandırıcılık girişimlerini engeller.
Polise Bilgi Verilmesi: Dolandırıcılık şüphenizi delillerle birlikte en yakın polis merkezine bildirmeniz gerekir. Hesap hareketlerinin çıktısı, kimlik belgeniz ve varsa diğer belgelerle birlikte başvuru yapın. Şikâyetinizi ayrıntılı bir şekilde anlatın; hangi işlem, ne zaman ve hangi tutarda yapıldıysa açıkça belirtin. Polis gerekli incelemeyi başlatır ve olay adli soruşturmaya dönüşebilir.
Tüketici Mahkemesine Başvuru Yapılması: Bankayla yürütülen süreç yetersiz kalır veya uzarsa, tüketici mahkemesine başvurarak hakkınızı arayabilirsiniz. Mahkeme, izinsiz yapılan işlemi değerlendirir ve hatanın bankadan mı yoksa tüketiciden mi kaynaklandığını belirler. Eğer işlem tüketicinin rızası dışında gerçekleşmişse, banka kusurlu sayılır ve zararın tazmini kararlaştırılabilir.
Ceza Davası Açılması: Dolandırıcılığı gerçekleştiren kişi ya da kişilerin cezalandırılması için ceza davası açılması gerekir. Bu dava, sadece mağduriyetin giderilmesini değil, aynı zamanda sorumluların hukuken yaptırıma uğramasını da sağlar. Ceza davası ile birlikte dolandırıcılık suçunun resmiyet kazanması ve kamu davasına dönüşmesi mümkündür.
Mail order yöntemiyle yapılan kredi kartı dolandırıcılığına karşı önlem almak isteyen kişilerin, güvenlik konusunda dikkatli ve bilinçli adımlar atması büyük önem taşır. Bu kapsamda, ilk olarak bankaların dijital bankacılık sistemleri üzerinden mail order işlemlerinin tamamen kapatılması ya da sınırlandırılması, dolandırıcılığı önlemek adına etkili bir yöntemdir. Bunun yanı sıra, internet üzerinden yapılacak alışverişlerde 3D Secure sisteminin aktif hâle getirilmesi tavsiye edilir. 3D Secure, ödeme sırasında banka tarafından kart sahibine gönderilen doğrulama kodu sayesinde işlemin yalnızca gerçek kullanıcı tarafından onaylanmasına olanak tanır ve yetkisiz harcamaların önüne geçer.
Öte yandan, kredi kartı limitinin makul düzeyde tutulması ve düzenli olarak harcama hareketlerinin kontrol edilmesi de olası şüpheli işlemlerin erken tespit edilmesini sağlar. Tüm bunlara ek olarak, tüketiciler sanal kart kullanarak sadece belirli tutarda alışveriş yapabilir ve ana kart bilgilerini paylaşmadan işlem gerçekleştirebilir. Böylelikle kart bilgilerinin üçüncü kişilerin eline geçme riski azaltılmış olur. Bu basit ama etkili önlemler sayesinde, mail order kaynaklı kredi kartı dolandırıcılığına karşı güçlü bir koruma sağlanabilir.
3D Secure hakkında daha fazla bilgi edinmek için 3D Secure Nedir, 3D Secure Ödeme Nasıl Açılır? Tüm Bankalar adlı yazımıza göz atabilirsiniz.
Temassız kredi kartı dolandırıcılığı işlemine karşı önlem almak için aşağıdaki adımlar izlenebilir:
Kart Ayarlarının Düzenlenmesi ile Önlem Alma: Temassız ödeme özelliği, bankaların mobil uygulamaları veya internet şubeleri üzerinden kolayca kapatılabilir. Dilerseniz bu özelliği tamamen devre dışı bırakabilir ya da günlük temassız ödeme limitini düşürerek olası riskleri en aza indirebilirsiniz. Özellikle kartın kaybolması veya çalınması durumunda bu sınırlamalar, yetkisiz işlemlerin önüne geçmek için önemli bir koruma sağlar.
Fiziksel Güvenlik Adımlarını Takip Ederek Önlem Alma: Kart bilgilerinin temassız kart okuyucular aracılığıyla izinsiz okunmasını önlemek adına, sinyal korumalı cüzdanlar veya telefon kılıfları tercih edilebilir. Bu aksesuarlar, dışarıdan gelecek temassız sinyalleri engelleyerek güvenlik sağlar. Ayrıca, kredi kartının fiziksel güvenliğine dikkat edilmeli, kart mümkün olduğunca erişimi sınırlı ve güvenli bir alanda muhafaza edilmelidir.
Booking üzerinden gerçekleşebilecek kredi kartı dolandırıcılığına karşı önlem almak isteyen kullanıcıların, rezervasyon işlemlerini yalnızca Booking’in resmi web sitesi veya mobil uygulaması üzerinden gerçekleştirmesi büyük önem taşır. Özellikle arama motorlarında yer alan sahte ve yanıltıcı bağlantılara tıklamaktan kaçınılmalı, web adresinin doğruluğu dikkatle kontrol edilmelidir. Bununla birlikte, rezervasyon yapılacak otelin güvenilirliğine dikkat edilmeli; kullanıcı yorumları olumlu olan, yüksek memnuniyet oranına sahip oteller tercih edilmelidir.
Rezervasyon tamamlandıktan sonra ise otelle doğrudan iletişime geçilerek işlemin teyit edilmesi, olası dolandırıcılık risklerini azaltacaktır. Tüm bu adımların yanı sıra, ödeme işlemleri sırasında iki faktörlü kimlik doğrulama (2FA) sisteminin kullanılması da ek bir güvenlik katmanı sağlayarak kart bilgilerinin izinsiz kullanılmasını önleyebilir. Herhangi bir şüpheli durumda, kullanıcıların vakit kaybetmeden Booking’in müşteri hizmetlerine veya kredi kartının bağlı olduğu bankaya başvurarak durumu bildirmesi son derece önemlidir.
Kredi kartı dolandırıcılığına maruz kalan bireylerin mağduriyetlerini giderebilmek ve gerekli işlemleri başlatabilmek için izleyebilecekleri çeşitli yasal yollar bulunmaktadır. Bu yöntemler aşağıda sıralanmıştır:
Banka ile İletişime Geçilmesi: Dolandırıcılık tespit edildiğinde yapılması gereken ilk adım, işlemin gerçekleştiği bankanın müşteri hizmetleriyle iletişime geçerek durumu bildirmektir. Banka, kullanıcıdan itiraz formu doldurmasını talep eder ve inceleme sürecini başlatır. Eğer talep haklı bulunursa, “ters ibraz”(chargeback) adı verilen işlem uygulanarak harcama iptal edilebilir ve tutar geri iade edilebilir.
Tüketici Hakem Heyetine Başvurun: Bankayla yapılan görüşmeden sonuç alınamaması hâlinde, tüketici haklarını korumak amacıyla Tüketici Hakem Heyeti’ne başvuru yapılabilir. Bu başvuruda dolandırıcılığa ilişkin tüm belgeler sunulmalı ve yaşanan durum ayrıntılı biçimde açıklanmalıdır. Heyet, inceleme sonucunda karar verir; gerekli görürse soruşturma süreci de başlatılabilir.
Emniyet ya da Savcılık Aracılığıyla Suç Duyurusunda Bulunun: Dolandırıcılık fiilinin cezai boyutunun araştırılması ve sorumluların tespit edilmesi için en yakın emniyet birimine ya da Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunulabilir. Bu başvuruda olayın detaylı anlatımı, kart ekstresi, iletişim kayıtları gibi kanıtlayıcı belgelerin sunulması gerekir. Başvuru kabul edildikten sonra adli süreç başlatılır.
Ters ibraz işlemi hakkında daha detaylı bilgi edinmek için Chargeback (Ters İbraz) Nedir, Nasıl Yapılır? İtiraz Süresi adlı yazımıza göz atabilirsiniz.
Kategoriler: Kredi Kartı, Banka
Gizem Yıldırım
Finans Yazarı